20 Eylül 2012 Perşembe

Marsilya'nın Oyun Planı

Spartak Moskova maçları sonunda yolunu Avrupa Ligi tabelasının olduğu tarafa çeviren Fenerbahçe, gruplardaki ilk maçın sonunda geriye baktığında büyük bir avantajı cebine koymuş olabilir. Fransa Ligi'nde ilk beş haftalık periyodu kayıpsız geçen tek takım ünvanıyla İstanbul'a gelecek olan Marsilya, oldukça moralli durumda. Grubun birinci torba takımılar ve formdalar, böyle bir ortamda da onları Kadıköy'de ağırlamak en ideal olanı gibi gözüküyor. Kaybetmek, ilk hafta itibariyle işlerin sonunu getirmez. Kazanmak, çok ciddi bir avantajı beraberinde getirir.

Marsilya ligde oynadığı beş maçın sonunda, ilk 11'den 9 oyuncusunu sabit olarak kadroya yazdı. Bunlar; kalede tecrübeli Mandanda, sezona orta sahada başlayan ama Azpilicueta'nın gitmesinin ardından sağ beke geçen Kabore, stoperler Nkoulou- Fanni, sol bek Morel, orta göbekte Cheyrou, önünde takımın yönlendiricisi Valbuena, onun solunda patlayıcı Andre Ayew ve forvette de yetenek abidesi Gignac olarak dikkat çekiyor. Değişen diğer isimler ise; gidene kadar forma giyen Azpilicueta, Jordan Ayew ile değişmeli oynayan Amelfitano ve orta sahada forma giyen Rafidine Abdullah ile Mbia.

Hafta sonu Nancy deplasmanındaydılar ve 1-0 kazandıkları maçta sahaya 4-2-3-1 dizilişi ile çıktılar. Değişken isimlerden ikisi, golün de sahibi Jordan Ayew ve Abdullah oldu. Özellikle gol gelene kadar, çok etkiliydiler. Golden sonra oyunu soğutma, Ayew'lerin geri çekilmesiyle 4-4-1-1'e kayan bir oyun izledik. Diğer maçlarda olduğu gibi de iyi pozisyon alan Marsilya, rakibine ciddi bir şans vermedi.


Marsilya'nın sahadaki birinci önceliği, kanatlar. Beklerden başlayıp, Valbuena'nın topun olduğu kanada gelip kısa paslaşmalar ile rakibi tartmak ilk tercihleri gibi gözüküyor. Buradan kaçırılan ön alan oyuncusu ve topun olduğu kanat göz önündeyken, olan da haliyle ters kanattan oluyor. Nancy maçında bunu sıkça denediler, üç kere başarıya da ulaştılar. Sadece sonunu getiremedikleri bu organizasyonun print screenlerini alıp, gördüğünüz gibi eklemeyi de yaptık. Bu organizasyonun en önemli parçası bekler ve kuşkusuz Valbuena, çok değerli bir oyuncu. Bunu destekleyen en önemli istatistik de; maç içerisinde ekranlara gelen topa değme rakamları. Marsilya'nın ilk üçü; sol bek Morel, Valbuena ve sağ bek Kabore şeklindeydi.

İkinci öncelikleri ise, değişken oyuncular. İleri hattın çok yönlü olması ve ön alandaki bütün bölgelerde oynayabilmesi takıma esneklik kazandırıyor. Yeri geldiğinde Gignac solda, yeri geldiğinde sağda gözükebiliyor. Bu akıcılıkta, pozisyon zenginliği getiriyor. Yine Nancy maçından gördüğümüz gibi; Gignac sağdan getiriyor, Valbuena bitirici koşuyu yapıyor ve Jordan Ayew'de pozisyon itibariyle geçtiği forvet bölgesinde stoperleri kendine çekiyor.

Tüm bunlar olurken, top kendilerinde değilken de presi eksik etmiyorlar. Topun olduğu bölgeye ciddi pres yaparak, rakibi hataya zorluyorlar ki bu konuda Fenerbahçe'nin eksik olduğunu ifade etmek yanlış olmayacaktır.

Sonuç olarak; kanatların önem kazanacağı bir maç bizleri bekliyor. Gökhan Gönül'ün formsuz olduğu dönemde önünde Mehmet Topuz'un olması bir şans, Hasan Ali Kaldırım'ın henüz tam oluru almamışken önündeki ismin Caner Erkin olması da bir gereklilik. Diziliş ise hafta sonu Mersin İdman Yurdu karşısında olduğu gibi, 4-4-1-1 olması isabetli olacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder