21 Eylül 2012 Cuma

KDÇ Karabükspor 1-0 MP Antalyaspor l Karabük Cephesi

Sezona kötü başlayan ve ilk dört hafta boyunca galibiyeti bulunmayan Karabükspor, son anlarına "Skibbe istifa" sesleriyle girdiği maçı uzatma dakikalarında kazanarak ilk derin nefesini de almış oldu. Belki yine sahada oynanan oyun ilerisi için ışık saçan türden değildi ama, bu tip üç puanların önemi hepimiz tarafından iyi bilinmektedir. Karabükspor gibi geçiş dönemindeki bir takım için ise, iki kat önem içermektedir. Takıma zaman kazandıran, güven getiren bir galibiyet ile beşinci hafta kapandı.

Skibbe kafasındakileri henüz Karadeniz semalarındaki takımına yerleştiremedi. Bazen yanlış şeyler deniyor, bazen doğru ama hep bir deneme halinde. Bunun nedeni de; geçtiğimiz sezon oynanan oyunu oynatmak istememesi ve henüz bu anlamda olumlu bir şey görememiş olsak bile, yakından tanıdığımız bir hoca olması nedeniyle "pas oyununu" tercih ettiğini Galatasaray ve Eskişehirspor döneminden biliyoruz. Bülent Korkmaz döneminde "uzun top" oyununa alışan Karabükspor için de, bu değişim haliyle sancılı geçiyor. Takım Mehmet Yıldız tarzında bir forveti oyun içerisinde arıyor, top ile sadece bu düşünülüyor. Mehmet Yıldız- Ahmet İlhan ikilisi buluştuktan sonra ortaya konan oyun da, bu dediğimizi destekleyen argüman olarak önümüzde duruyor. Hem de Mehmet Yıldız, takımda bir çok isim gibi çok formsuz olmasına rağmen...

Karabükspor'un denemelerinden bahsederken, sahaya çıkan 11'deki isimlere bakmak bile yeterli aslında. Örneğin; ilk hafta ile ikinci hafta arasındaki oyuncu sayısı farkı 4, ikinci hafta ile üçüncü hafta arasındaki oyuncu sayısı farkı yine 4, üçüncü hafta ile geçtiğimiz hafta arasındaki oyuncu farkı ise tam olarak 8 ve geçtiğimiz hafta ile bu hafta arasındaki oyuncu sayısı farkı da 3. Bu hafta ile ilk hafta arasındaki farka bakacak olursak da, 6 oyuncunun değişmiş olduğunu görüyoruz. Oldukça fazla, hep bir arama çabası.

Oyuncular değişiyor ama değişmeyen tek bir şey var. Bu da; Karabükspor'un vasat oyunu. Bu maçta da özellikle oyuncu değişiklikleri gelene kadar, oldukça etkisiz ve oyun kontrolünü Antalyaspor'a bırakan bir anlayış vardı. Topun arkasında bekleyip, ileri uç elemanlarını fizik mücadeleye sokan bir anlayış. Tabii bir Mehmet Yıldız tarzı oyuncu olmayınca, İlhan Parlak sezona iyi girmiş olsa bile işe yaramadı. Ya da pres denemesi, sadece öndeki oyuncular denemeye kalkınca takımın boyunu açmaktan başka bir şeye sebep olmadı. Ya da beklerin vasat bile diyemeyeceğimiz performansı. Bir kere geldiler, onda da Karabükspor'un son dakikaları saymazsak tek baskısı geldi.

Skibbe, geçişi kolaylaştırmak amacıyla bu tip maçlarda aslında diziliş ile oynama yoluna gidebilir. Zira 4-2-3-1 taktiği, geçtiğimiz sezonun son direniş dönemini anımsatmaktan başka bir şey getirmiyor gibi gözüküyor ve oyuncuların saha içerisindeki halleri de bunu destekler görüntü içerisinde oluyor.

Karabükspor cephesinde şimdilik değineceğimiz son konu ise, Yiğit İncedemir. Bu kadar göz önünde olup, isminden defalarca bahsedilmesine rağmen hala aynı yerinde sayan ve hatta "overrated" olma konusunda son dönemlerin zirvesine yerleştirmemiz gereken bir isimdir kendisi. Dört büyüklere gitti gidiyor derken; oyun bilgisi çok düşük olup, oyuna katılımını bir türlü yapamaması bu yorumumuzun temel kaynağıdır. Oyuna katılım derken bahsettilerimiz ise, oynadığı pozisyonun gerekliliği olan rakip ataklarını kesme, pozisyon alma ve takımı oyuna başlatma.

Karabükspor: Tomic, Erdem, Muhammet, Mabiala, Seric, Yiğit, Birol, Shelton (75 Ahmet), Cernat (66 Mehmet Yıldız), İlhan, Bertul (56 Lua Lua)

Antalyaspor: Hakan, Koray, Emre Güngör, Janda, Ergün, Emrah, Uğur, Deniz, Mehmet Eren (72 Assaiti),Tita (87 Murat), Diarra (65 Ömer)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder